1932 yılında yapılan bir depo binası Van müzesinin ilk temelini oluşturmuştur. Öncelikle bölgede çok sayıda bulunan Urartu çivi yazılı zafer stelleri ile Akkoyunlu ve Karakoyunlulara ait koç ve koyun şeklindeki mezar taşları bulundukları yerlerden toplanarak bu depo binasına nakledilmiştir. Depoda bu kültür varlıklarımızın sayısı çoğalınca bu kez 1945 yılında Van Müze Memurluğu oluşturulmuştur. Satın alma ya da arkeolojik kazılar sonucunda ortaya çıkarılan eserlerin daha iyi korunup teşhir edilmesi için 1972 yılında Van Müze Müdürlüğü kurulmuştur. Van Müzesi Seksiyonları 1- Arkeolojik Eserler SeksiyonuMüze bahçesinde yer alan taş eserler bölümü, müzenin zemin katında yer alan 18.30 x 7.20 metre ölçülerindeki arkeolojik eserler salonu ve iç avludan oluşmaktadır. Müze bahçesinde Urartu Dönemine ait çivi yazılı zafer stelleri, kitabeler ve Tanrı Teişeba kabartması, Akkoyunlu ve Karakoyunlular Dönemine ait koç ve koyun şeklindeki mezar taşları yanında Selçuklular Dönemine ait mezar taşlarından oluşan zengin bir taş eserler koleksiyonu sergilenmektedir. Arkeolojik eserler salonunda Prehistorik Dönemden Urartu Dönemi sonuna kadar olan eserler kronolojik bir sırayla teşhir edilmektedir. Tilkitepe ve Kızdamı yerleşmelerinden elde edilen obsidyen ve kemik aletlerden oluşan prehistorik buluntular, 3. bine ait aletler ve seramikler ile 2. bine ait boya bezemeli seramik örneklerinin yer aldığı bu salonda asıl önemli grubu Urartu Dönemi eserleri oluşturmaktadır. Karagündüz Nekropol kazısına ait mezar buluntuları, Çavuştepe, Toprakkale, Van Kalesi, Anzaf Kaleleri ve Ayanis Kalesi kazılarında ortaya çıkarılmış olan pişmiş topraktan çanak ve çömlekler, bronzdan miğferler, kılıçlar, kemerler, mutfak kapları ile duvar mozaikleri gibi buluntular yanında satın alma yoluyla müzeye kazandırılmış olan diğer eserler Urartu Döneminin ihtişamını gözler önüne sermektedir. Taş eserler salonu olarak adlandırılan iç avluda ise Neolitik Döneme ait Tirişin Yaylası kaya resimleri, Urartu Dönemine ait çivi yazılı kitabeler ve Gevaş Selçuklu Türk Mezarlığı'ndan getirilen taş sandukalar ile Van'ın tarihi geçmişi sergilenmektedir. 2- Etnografik Eserler SeksiyonuEtnografik eserler salonunda Van-Hakkâri yöresine özgü kilimlerin oluşturduğu eşsiz bir dokuma eserler koleksiyonu, Van yapımı gümüş kemerler, bilezikler, tepelikler, küpeler, gerdanlıklar ile tütün tabakaları, değişik malzemelerden tesbih ve ağızlıklar ile bronzdan mutfak kapları teşhir edilmektedir. Değişik tarihlere ait el yazması Kuran-ı Kerim'ler ve edebi eserlerin yer aldığı etnografik eserler salonunun bir bölümünde, Van'ın otantik yapısını gözler önüne seren Şark Köşesi de ziyaretçilerin beğenilerine sunulmuştur. 3- Van'da Ermenilerin Yaptığı Katliam SeksiyonuVan'ın kurtuluşunun yıldönümü olan 2 Nisan 1990 tarihinde açılmıştır. Etnografik Eserler Salonu'nun girişinde yer almaktadır. Bu seksiyon, 1915 yılında, Ermeni çeteleri ile desteklenmiş Rus kuvvetlerinin Van'ı işgali sırasında gerçekleştirdikleri Ermeni katliamı diye bilinen katliamı göstermeye yönelik olarak hazırlanmıştır. Burada Van'ın Erciş İlçesi'nde, Çavuşoğlu Samanlığı'nda meydana gelen katliamda şehit edilen Türklere ait iskeletler ile Van Merkez Zeve Köyünde gerçekleştirilen ve yaklaşık 2500 Türk'ün şehit edildiği Zeve Katliamı ile ilgili buluntular sergilenmektedir. Ayrıca Doğu Anadolu'da Ermenilerin yaptıkları katliamları anlatan Türkçe ve yabancı dilde basılmış kitaplar da ayrı bir vitrinde sergilenmektedir.
Geçmişi M.Ö. 5000 yıllarına değin uzanan Van bölgesinde, bu uzun tarihi sürecin izlerini günümüze ulaştıran kültür varlıklarına bölgenin hemen her yanında rastlamak mümkündür. Bu zenginlik 1930’lu yıllarda Van’da görev yapan Milli Eğitim Müdürü Mustafa Noyan’ın dikkatinden kaçmamış ve taşınabilir olan kültür varlıkları Van merkezinde toplanmaya başlanmıştır
Kale aynı adı taşıyan Hoşap Suyu'nun sarp kayalıkları üzerinde yükselmektedir. Kalenin batıya bakan girişi ve özgün kapısı bozulmadan günümüze ulaşabilmiştir. Kapının üstünden yapımı ile ilgili Farsça kitabe ve aslan kabartmaları yer almaktadır. Kale içindeki eski hamam, cami, medrese, çeşme, su sarnıcı, zindan ve odalarda geçmişin izlerini görmek mümkündür.
Çavuştepe’nin 40 km. doğusundadır. 1643 yılında Osmanlılara bağlı Mahmudilerin Beyi Sarı Süleyman tarafından yaptırılmıştır.
VAN ÇAVUŞTEPE KALESİ
1961 yılından beri Türk bilim adamlarınca kazı yapılan Çavuştepe'de; Aşağı ve Yukarı Kale, ortada ana giriş kapısı ile birleşmektedir. Doğuda bulunan Yukarı Kale'de büyük bir kaya platformu ve Urartu Baş Tanrısı Haldi'ye ait tapınak bulunmaktadır. Aşağı Kale' de çok sayıda atölye binaları, 4-5 m. yüksekliğinde taş surlar, saray, depo, mahzenler, Urartu Tanrısı İrmuşini'ye ait tapınak yer almaktadır.
Van’ın 24 km. güneydoğusunda bulunan Çavuştepe Kalesi M.Ö. 764-735 yılları arasında hüküm süren Urartu Kralı II. Sarduri tarafından inşa ettirilmiştir.
VAN AKDAMAR ANIT MÜZESİ
Van-Tatvan karayolundaki iskeleden yirmi dakikalık bir motor yolculuğu ile ulaşılan Akdamar Adası orijinal kilisesi ile tanınmaktadır. Van'a 55 km. uzaklıktadır.
Akdamar Kilisesi yörede hüküm süren Vaspurakan hanedanınca, Kral I. Gakik tarafından M.S. 915-921 yılları arasında Mimar Keşiş Manuel'e yaptırılmıştır. Kilise merkezi kubbeli, dört yapraklı yonca biçimli haç planında olup kırmızı kesme tüf taşlarıyla inşa edilmiştir.
Yapının dışındaki taş kabartmalarda İncil ve Tevrat'dan alınan dini konuların yanı sıra, dünyevi konular, saray hayatı, av sahneleri, insan ve hayvan figürleri tasvir edilmiştir. Bu kabartmalarda Orta Asya Türk sanatının yoğun etkilerini taşıyan 9. ve 10. yüzyıl Abbasi Sanatı'nın etkilerini görmek mümkündür. Kilise duvarlarının iç yüzeyleri günümüzde hemen hemen kaybolmaya yüz tutan dini konulu fresklerle bezenmiştir. Bu duvar resimleri yöredeki en kapsamlı ve en erken tarihli örnekler olarak ayrı bir önem taşırlar.
Günümüze oldukça sağlam olarak ulaşan kalenin girişi kuzeybatıdadır. Girişin hemen batısında Sarduri Burcu (Madır Burcu) yer alır. Burada I. Sarduri tarafından Assur diliyle yazılmış çivi yazılı kitabeler mevcuttur. Kalenin kuzeybatı ucundan yukarıya çıkıldığında Urartu Kralı I. Argisti'nin mezar anıtı ve giriş kısmındaki duvarlarda çivi yazılı yıllıklar bulunmaktadır. Kalenin güney kesiminde Urartu krallarına ait mezar odaları yer almaktadır. Güneyde eski Van şehrine ait kalıntılar vardır. Bunlardan Selçuklu Dönemine ait Ulu Camii ile Osmanlı Dönemine ait Kaya Çelebi ve Hüsrev Paşa Camileri dikkat çekici eserlerdir.
Urartuların ilk başkentidir. Van Kalesi M. Ö. 9. yüzyılın ortalarında Urartu Kralı I. Sarduri tarafından yaptırılmıştır.