Kuva-yı Milliye Müzesi: Müze oluncaya kadar, eski belediye binası olarak kullanılan bina, 1840 yılında Karesi Sancağı Defterdarı Girid-i Zade Mehmet Paşa ’nın konağı olarak yaptırılmıştır. 15 Mayıs 1919 yıllarında İzmir’in işgali akabinde, 16 Mayıs 1919 ‘da Balıkesirlilerin toplanarak silahlı mücadele kararının alındığı ve Kuvâ-yi Milliye ateşinin parladığı bu bina uzun yıllar 2. Kolordu Komutanlığı’na ve Ali Hikmet Paşaya karargâh vazifesi görmüştür. İzmir Şimal Cepheleri Heyeti’nin çalışma merkezi olmuştur. Konağın kompleksi içinde bulunan ve 1913 yılında “Okuma Yurdu” olarak açılan ve yine 18 Mayıs 1998’de “Milli Mücadele Tarihimiz Kitaplığı” olarak hizmete giren binada 6 Şubat 1923 tarihinde İlimize ilk gelişlerinde Büyük Atatürk ‘ü de misafir etmiştir.2 kata yayılan seksiyonlardan oluşan Kuvâ-yi Milliye Müzesi’nin 120 m2’lik zemin katında ; Balıkesir Kuvâ-yi Milliye’ sinin kurulmasında öncülük etmiş 41 Bayrak Adam ’ın aldıkları yazılı kararlar, 5 adet Kongrenin Kararları, bu kahramanların özel eşyaları, fotoğrafları ile Atamızın Balıkesir’e gelişlerinde çekilmiş fotoğrafları sergilenmektedir. 2.Katında ise ilimizde ortaya çıkan arkeolojik eserler ile etnografik eserler sergilenmektedir.
Tahtakuşlar Etnografya Müzesi: Akçay’dan 6 km. sonra Çamlıbel yoluna girdiğimiz de sol yol sizi Tahtakuşlar’a , sağ yol ise Çamlıbel’e ulaştırır.Takiben 1-2 km. sonra Tahtakuşlar Köyüne girdiğinizde Etnografya Galerisi karşınıza çıkar. Alibey KUDAR tarafından kurulan galeri,1991 yılında açılan Türkiye’nin ilk ÖZEL ETNOGRAFYA MÜZESİ ile 1992 yılında açılan ve Türkiye’de ilk kez bir köyde kurulan sanat galerisidir. Galeride, Orta Asya’dan Türkiye’ye göç eden Türk boylarının ilginç ve özgün kültür varlıkları, giyim, ev eşyaları, aletleri, halıları ve çadırları her türlü sanat yapıtları, yazmalar, kolyeler, nazarlıklar...vb. ile dünyada sergilenen en büyük deri sırtlı deniz kaplumbağası yıl boyunca sergilenmektedir.
Sıdıka Erke Etnografya Müzesi: Edremit Belediyesi tarafından kurulan müzede; Kuvâ-yı Milliye odası, geleneksel Türk ev adaları, el yapımı eserler, eski silahlar sergilenmekte olup, Müze Yunus Emre Parkının hemen yanındadır.
Bandırma Arkeoloji Müzesi:1989 yılında Bandırma Belediyesi’nden alınan arsayla Bandırma Müzelerini Yaptırma ve Yaşatma Derneği tarafından müze binasının yapımı planlanmış ve 1992 de inşasına başlanmıştır.1993 yılında su basmanı seviyesine gelindiğinde ise inşaat Kültür Bakanlığı’na devredilmiştir. İstanbul Rölöve ve Anıtlar Müdürlüğü’ nün kontrolörlüğünde 1995 yılından itibaren çalışmalara devam edilmiştir.Bandırma Arkeoloji Müzesi, Ziraat Bahçesi olarak da bilinen Atatürk Parkı’nın yanında yer almaktadır. Bandırma-Erdek,Çanakkale, İzmir yolunun kesiştiği noktanın yaklaşık 200 m. yakınında bulunması tatillerini bu yörede geçirmek isteyenlerin müzeyi ziyaretini kolaylaştırmaktadır.22 km lik mesafede bulunan Erdek,30-35 dakika uzaklıktaki Gönen ve Manyas, yaklaşık 35 km uzaklıktaki Susurluk Ilıcaları, Edremit, Akçay, Altınoluk, Çanakkale-Assos v.b. görmek için deniz yoluyla Bandırma’ya gelen tatilcilerin kullanmak zorunda olduğu güzergah üzerinde bulunan Bandırma Arkeoloji Müzesi, Liman İşletmeleri’nin ve Toprak Mahsulleri Ofisi binasının arkasında konumlanmıştır. Özel aracı olmayanlar için de İstanbul Deniz Otobüsleri İşlemesi’nin ön kısmında yer alan taksi dolmuş ve dolmuşların bulunduğu durakta 15-20 dakika arayla müzeye dolmuş seferi düzenlenmektedir.Şehrin batısında kalan müze, şimdilik yerleşim alanının biraz dışında bulunmaktadır. Ancak hızlı bir gelişim gösteren şehir ve bu gelişime bağlı olarak artan nüfusla, kısa zamanda yerleşim alanı içinde kalacaktır.
Bigadiç Müze Ve Kültür Evi: 1942 Bigadiç depremi sonrasında Tekel İdaresi için yapılan ve 1930-1940 yılları arasında yaşanan Akılcı-İşlevci Mimarlık Akımı örnekleri arasında sayılan özellikli bir yapıdır., Kaymakamlığımız öncülüğünde, Belediye ve ÇEKÜL "Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma" Vakfı işbirliğiyle ÇEKÜL Vakfı tarafından hazırlanan Röleve ve iç mimari plânlarına uygun olarak İstanbul Röleve ve Anıtlar Müdürlüğü'nün katkılarıyla ve Belediye imkânlarıyla yeniden düzenlenerek müze ve kültür evi haline getirilmiştir. Müzede: a)" Kuvâ-yi Milliye Hareketi" içinde özel yeri olan Balıkesir'in Bigadiç ayağına ilişkin " Kuvâ-yi Milliye Bölümü"; b)Arkeoloji Bölümü; İlçe merkezine 18 km uzaklıkta bulunan Ancyra antik yerleşimine ait kalıntılar; c)Etnografya Bölümü; Son 200-300 yıllık zaman kesitinde günlük yaşama dair öğeler bulunmaktadır. Ayrıca 96 m2 büyüklüğünde 90 kişilik toplantı, seminer vb etkinlikler ile resim, fotoğraf vb. sergiler için kullanıma uygun çok amaçlı bir salon bulunmaktadır. Müzenin açılışı 1 Aralık 2001 tarihinde olmuştur.
Gönen Mozaik Müzesi: Gönen Termal Tesisleri yanındadır. Üstü örtülü alandaki müzede, taban mozaiği ile çevresinde derlenmiş olan Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerine ait taş eserleri bulunmaktadır.
Saraylar Köyü Açık Hava Müzesi: Marmara İlçesindeki Bizans döneminden kalan eserlerin bulunduğu müze, Marmara’ya 25 km uzaklıktadır.
Sevim Ve Necdet Kent Kitaplığı : Ayvalık – Alibey Adası girişinde solda bulunmaktadır. Ortaçağ Hisarı şeklinde bulunan bu manastır ve kilise; Edremitli iki keşiş tarafından, Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethinden kısa bir süre sonra kurulmuş ve Aziz Yahya’ya (St.John, St Yuhanna) atfedilmiştir. Devrinde önemli azizleri, patrikleri ve keşişleri barındırmıştır.
1835 yılından itibaren burada bulunan kitaplığı zenginlemeye başlamıştır. Dini kitapların yanı sıra 17. ve 18. asrın kilise hukuku hakkındaki yayınları ile de ünlenmiştir. O dönemlerden ayakta kalabilen değirmen ve kilise, Rahmi KOÇ’un girişimleri ile restore ettirilmiş 07.08.2007 tarihinde açılmıştır. Rahmi Koç Müzecilik ve Kültür Vakfı bünyesinde hizmet verecek olan kitaplığa Emekli Büyükelçi Necdet H. Kent ‘in ve eşinin ismi verilmiştir. Değirmenin giriş katında hediyelik objeler ve yörenin özel zeytinyağlarını bulabilir, kitaplarından yararlanabilirsiniz.
Taksiyarhis Kilisesi Anıt Müze (Ayvalık) :
1847 yılında inşa edilen kilise akmayan, işlemeli sarımsak taşlarıyla dikkati çeker. Bulunduğu yer Hristiyanlar ile Müslümanların birlikte yaşadığı kentin ilk mahallesidir. Çevresindeki sokak dokusu ve neo-klasik özellik taşıyan sivil mimari dokusu , tipik evleriyle bir bütünlük içindedir. Kilise mimari özellikleri, içteki mermer işçiliği, dini konuları içeren tavan süslemeleri, İsa'nın doğumundan ölümüne yaşamını anlatan resimleri, balık derisi üzerine yapılmış azize portreleri ile görülmeye değerdir. Kilisenin restorasyonu 2013 yılı itibariyle Bakanlığımız tarafından tamamlanmış olup Anıt Müze olarak ziyarete açılmıştır.
Balıkesir Gazeteciler Cemiyeti Basın Müzesi
Balıkesir’de Paşa Konağı olarak bilinen yapının 2012'de dönemin Balıkesir Valisi Yılmaz Arslan ile Balıkesir Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu’nun birlikte yaptıkları görüşme sonunda Basın Müzesi olarak hizmet vermesi kararlaştırıldı. Mülkiyeti Özel İdare'ye ait Paşa Konağı, İl Genel Meclisi kararıyla Gazeteciler Cemiyeti'ne tahsis edildi. Balıkesir Gazeteciler Cemiyeti'nce 2013 yılında tadilat çalışmaları tamamlanarak BGC Basın Müzesi ve Medya Merkezi'ne dönüştürüldü. 10.10.2013 tarihinde hizmete açıldı.
Balıkesir Gazeteciler Cemiyeti Medya Merkezi ve Basın Müzesi sekiz ayrı odadan oluşmaktadır. Bu odalara Ulusal Kurtuluş mücadelemizin simge isimleri arasındaki ve o dönemde Balıkesir'de yayımladıkları gazetelerle halkımızın aydınlanmasını sağlayan Hasan Basri Çantay ve Mustafa Necati Bey başta olmak üzere Balıkesir basınına önemli katkıları bulunan cemiyetin kurucu isimlerinden Cevdet Demiray, Münir Yenal, Cahit Albayrak, Ekrem Balıbek ve M. Reşit Kıpçak ile "Öldürülen Gazeteciler Odası" isimlerinin verilmesini kararlaştırılmıştır.