• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/groups/2433443823537106/?multi_permalinks=2451325328415622&notif_id=1574335095257990&notif_t=feedback_reaction_generic
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi70
Bugün Toplam207
Toplam Ziyaret100249
Takvim

 

                            

    • EKİN ZAMANI OKUL MÜZELERİ
    • Mimar Sinan İlkokulu

Müzeleri

Diyarbakır Arkeoloji Müzesi - Diyarbakır

Diyarbakır Arkeoloji Müzesi Diyarbakir ve cevresinden saglanan çogunlugu Hitit, Asur,Roma,Bizans, Artuklu, Akkoyunlu ve Osmanlilara ait eserlerin sergilendigi bu müzede bölgede bulunan Neolitik çağa ait eserler de sergilenmektedir. Muzedeki Arkeolojik ve Etnografik eserlerin sayisi 10.000'i aşmaktadir.

1934 yılında açılan müze, 1986’da yeni binasına taşınıncaya kadar faaliyetini, Ulucami’nin batısındaki Artuklu Hükümdarı el-Melikü’s-Sâlih Mahmud zamanında (1201-1222) yaptırılmış olan Sincariye (Zinciriye) Medresesi’nde sürdürmüştür.

Bu tarihten itibaren modern müzecilik anlayışıyla inşa edilmiş özel binasına geçen müzede, başlıcaları Neolitik çağ, Hurri-Mitanni, Asur, Grek, Roma, Part, Sâsânî, Bizans, Emevî, Abbâsî, İnaloğlu, Nisanoğlu, Artuklu, Akkoyunlu, Karakoyunlu ve Osmanlı olmak üzere yirmi altı uygarlığa ait 11.000’i aşkın eser sergilenmektedir.

Bunların içinde Bizans lahitleri, Roma heykelleri, çivi yazılı Asur stelleri, Urartu çanak çömlekleriyle süs eşyaları ve Grek, Roma, Bizans sikkeleri en ilgi çekici İslâm öncesi eserleridir.

İslâmî eserlerin büyük kısmını etnografik eşya teşkil etmekle birlikte daha çok araştırmacılara hizmet veren yazma kitaplar, şer‘î sicil defterleri, mezar taşları, çoğu Artuklular’a ait olan zengin sikke koleksiyonları ve Selçuklu taş kabartmaları ile pişmiş toprak kapları büyük önem taşımaktadır. Etnografik eşya, özellikle Diyarbakır yöresindeki Türk kültürüne ve halkın son yüzyıllardaki günlük yaşantısına ışık tutacak zenginliktedir. Bu eserler arasında ahşap kapılar, kapı tokmakları, ev inşaatında kullanılan demir malzeme gibi mimari parçalarla sedef kakmalı sandık, fildişi ve sedef işlemeli komodin, sandalye ve sehpalar, halı ve kilimler, halı yastıklar, divan örtüleri ve çok zengin bir kumaş eşya koleksiyonu özellikle dikkat çekecek çeşitliliktedir. Kumaş eşyanın çoğunluğunu ise kadın ve erkek kıyafetleri, gümüş simli bindallılar, üçetekler, kadın başlıkları, yemeniler ve çoraplarla gümüş başlık, gümüş ve altın kolye, kemer gibi bu kıyafetlerin aksesuarları teşkil etmektedir.

İÇKALE MÜZE KOMPLEKSİ
Tarihi dokusunu en iyi koruyan kentlerden biri olan Diyarbakır’da ilk müze 1934 yılında Ulu Camii yakınındaki Zinciriye (Senceriye) Medresesi’nde açılmış, 1985 yılında modern müzecilik anlayışına uygun olarak teşhir tanzimi gerçekleştirilen Elazığ Caddesi’ndeki binasına taşınmıştır. 2004 yılında ise, İç Kale’nin korunarak yaşama kazandırılması ve Diyarbakır’ın tarihi ve kültürel dokusunun en önemli noktasını oluşturan bu alanın geleceğe aktarılmasını sağlamak amacıyla Diyarbakır Surları ve İç Kale Projesi kapsamında İç kale, Diyarbakır Müzesi kompleks alanı olarak işlevlendirilmiştir.

Etrafı surlarla çevrilerek kentten ayrılan ve şehrin yönetim merkezi olarak kullanılmış olan İçkale, M.Ö 3. binde Hurriler Döneminde inşa edilmiştir. İçkale’de yer alan ve M.Ö. 6. binlerden itibaren yerleşime sahne olan Amida höyüğü ise kentin kurulduğu ilk noktadır.

Günümüzde İçkale, Amida Höyüğü ve Artuklu Sarayı, St George Kilisesi, Hz. Süleyman Cami ve 27 Sahabe Türbesi, Artuklu Kemeri, Aslanlı Çeşme, Atatürk Müzesi, Jandarma Binası, Eski Cezaevi Binası, Kolordu Binası, Vakıflar Müdürlüğü Binası, Defterdarlık Binası, Adliye A ve Adliye B binalarının farklı işlevlendirilmesi ile oluşmuş bir müze kompleksidir.

 

  • Diyarbakır-İçkale01.jpg
  • Diyarbakır-İçkale02.jpg
  • Diyarbakır-İçkale03.jpg
  • Diyarbakır-İçkale04.jpg
  • Diyarbakır-İçkale05.jpg
  • Diyarbakır-İçkale06.jpg




ZİYA GÖKALP MÜZESİ

Ziya Gökalp Müzesi; Melik Ahmet Caddesi, Gökalp Sokak’ta yer alır. 19. yüzyılda inşa edilmiş olan ev, Diyarbakır’ın en güzel sivil mimari örneklerindendir. Diyarbakır yapılarına göre farklı özellikler gösteren söz konusu ev, merkezi avlu etrafında sıralanmış 3 kanattan oluşmaktadır. Bu kanatlar, zemin üzerine tek katlı olarak inşa edilmiştir.

Diyarbakır evlerinde bulunan havuzun avlunun ortasında yer almayıp, eyvan içine yerleştirilmesiyle farklı bir mimari düzen benimsenmiştir. Ev, iç avlunun etrafında birleşen haremlik ve selamlık bölümlerinden oluşmaktadır. 1824 yılında Ziya Gökalp’in ailesine intikal eden evde Ziya Gökalp 1876 yılında doğmuştur. 23 Mart 1956 tarihinde evin harem bölümü İl Özel İdaresince, selamlık bölümü ise Belediye tarafından kamulaştırılmış olup, daha sonra harem bölümü, Kültür ve Turizm Bakanlığınca Ziya Gökalp Müzesi olarak düzenlenerek ziyarete açılmıştır.

 

  • Diyarbakır-ZiyaGökalp01.jpg
  • Diyarbakır-ZiyaGökalp02.jpg
  • Diyarbakır-ZiyaGökalp03.jpg
  • Diyarbakır-ZiyaGökalp04.jpg
  • Diyarbakır-ZiyaGökalp05.jpg
  • Diyarbakır-ZiyaGökalp06.jpg



CAHİT SITKI TARANCI EVİ KÜLTÜR MÜZESİ

Cahit Sıtkı Tarancı Evi Kültür Müzesi, Diyarbakır’ın Sur ilçesinde ünlü şairimiz Cahit Sıtkı Tarancı’nın doğduğu ve çocukluk yıllarını geçirdiği evdir.  Diyarbakır’ın geleneksel konut mimarisinin tüm özelliklerini taşıyan, merkezi bir avlu etrafında sıralanmış dört kanattan oluşan ve tamamen bazalt taş kullanılarak zemin üzerine tek katlı olarak inşa edilmiş olan evin yapım tarihi 1733 yılıdır.

Orijinalinde harem ve selamlık olarak inşa edilmiş olan yapının selamlık kısmı yıkılmış olup, harem kısmı günümüze ulaşmıştır. Yapıya dar bir sokaktan, tek kanatlı ahşap bir kapıyla giriş sağlanmaktadır. Ayrıca kuzey yönde mutfağa açılan iki kanatlı ikinci bir kapısı da bulunmaktadır.

Bina iklim şartlarına uygun olarak yaz, kış, ilkbahar ve sonbahar dönemlerinde kullanılabilecek farklı bölümlerden oluşmaktadır. Evin avluya bakan cephesinde “Cıs” adı verilen süsleme elemanları çok başarılı bir şekilde kullanılarak bazaltın vermiş olduğu kasvet hafifletilmiş ve yapıya hareketlilik kazandırılmıştır. Binada toplam 14 oda, mutfak, kiler ve tuvalet bulunmaktadır. Binanın en önemli yeri iki katlı olan yazlık kısmıdır. Bu bölümün ikinci katında önünde çift kemer açıklıklı eyvanı ile baş oda ya da mabeyn odası olarak adlandırılan büyük bir oda bulunmaktadır. Cahit Sıtkı Tarancı 2 Ekim 1910 yılında bu odada dünyaya gelmiştir. 1973 yılında Kültür Bakanlığı tarafından alınarak kamulaştırılan ev, 1974 yılında restore edilerek “Cahit Sıtkı Tarancı Evi Kültür Müzesi” olarak ziyarete açılmıştır.

 

  • Diyarbakır-CahitSıtkıTarancı01.jpg
  • Diyarbakır-CahitSıtkıTarancı02.jpg
  • Diyarbakır-CahitSıtkıTarancı03.jpg
  • Diyarbakır-CahitSıtkıTarancı04.jpg
  • Diyarbakır-CahitSıtkıTarancı05.jpg
  • Diyarbakır-CahitSıtkıTarancı06.jpg




SİLVAN ATATÜRK EVİ MÜZESİ


Silvan Atatürk Evi, Mustafa Kemal ATATÜRK’ün, 1916 yılında 16. Kolordu Komutanı olarak Silvan’da görev yaptığı sürece kaldığı evdir.

Silvan’ın en güzel sivil mimari örneklerinden olan ve kesme taştan yapılmış olan ev, iki katlıdır. Yapının cephelerinde yer alan yuvarlak kemerli pencereler ile saçak kısmındaki kornişler dikkat çekicidir. Yapının iç kısmında, alt katta mutfak ile açık salon; üst katta ise çalışma odası, dinlenme odası ve Atatürk’ün yatak odası olarak kullandığı baş oda bulunmaktadır.

Söz konusu ev, 1980 yılında Bakanlığımız tarafından kamulaştırılıp, tescillenerek koruma altına alınmış, 1982 yılında restorasyonu tamamlanarak müze olarak hizmete açılmıştır. 2006 yılında ise, Silvan İlçe Kaymakamı ve Garnizon Komutanı’nın katkılarıyla müzede yeniden teşhir düzenlemesi yapılmıştır.

 

  • Diyarbakır-Silvan01.jpg
  • Diyarbakır-Silvan02.jpg