Tunceli’de Halk Oyunları
Tunceli’de halk oyunları, nişan ve düğünlerde, eğlenceli günlerde oynanmaktadır. Tunceli ve ilçelerinde oynanan başlıca halk oyunları şunlardır: Üçayak oyunu, cezayir, cirit, nare, ağır hava, lorke, karaçor oyunu, yol havası, körkes varvarı, halay, düğüne toplama (varvara slemanı), tanzara, gelin ağlatma, hançer, baskan (kız oyunu), gövent, Pülümür halayı, kol oyunu, deliley (üç ayak), barasor, bir ayak, iki ayak, kına oyunu, simsim, Kemal çavuş, at oyunu, Temur ağa, iğ oyunu.
Üçayak Oyunu
Türkiye’nin hemen her yerinde oynanan üçayak oyunu, en az üç, en fazla 17 kişiyle oynanan bir halk oyunudur. Çemişgezek ve Ovacık’ta çok oynanan bir oyundur. Genellikle kızlı erkekli karma oynanır. Ezgisinde söz yoktur. Yerinde sayar gibi oynanır.
Karaçol
Tunceli yöresinin en eski ve en yaygın halk oyunlarından biridir. Karaçola dik halay da denilmektedir. Daha çok düğünlerde oynanır. Yediden yetmişe herkesin bildiği ve sevdiği bir oyundur. Oyun, parmak uçlarıyla oynanır. Parmak uçlarında bir süre oynandıktan sonra topuklar yerden kalkar, dizler çekilerek oyuna devam edilir. Daha sonra oyuncular gruplar halinde köşelere dağılarak güzel bir figür ortaya çıkarırlar. Sonuna doğru oyunun zezeke kısmı oynanır. Tüm oyuncular grubun başındaki oyuncuya dönerek, müzik eşliğinde eğilerek, sağa-sola yaylanarak oyuna devam ederler. Bu arada ezginin ritmi giderek düşer. Baştaki oyuncu döner ve bütün ekip hep beraber üç defa oturarak birleşirler. Daha sonra hızlı oynamaya geçilir.
Keçiko
Keçiko da çok eski bir halk oyunudur. Oyun yaşlılar tarafından daha ağır bir ritimle, gençler tarafından ise daha hızlı bir ritimle oynanır. Oyunun oynanması için oyuncu sınırlaması yoktur. Oyuncu sayısı fazla ise ikişerli gruplar halinde oynanabilmektedir. Oyuncuların arka arkaya dizilerek, köprü figürü oluşturmasıyla oynanan bir oyundur. Bir süre bu şekilde oynanır. Sonra ilk baştaki iki kişi köprünün içinden geçerek, iki elini birbirine vurarak ayrılır. Bu figür tüm oyuncular tarafından sırasıyla yapılır ve böylece tekrarlanarak devam eder.
Gule
Bir gencin Gule adında bir kıza sevdasından türetilmiş bir halk oyunudur. Rivayete göre Gule, kendisine sevdalanan gence yüz vermez. Bunun üzerine aşkına karşılık bulamayan genç bir türkü yakarak, sevgisini türkünün dizelerinde ölümsüzleştirir. Bu türkü ile kendini avutan genç sevdalı, sevdiği kızın hayaliyle derbeder bir şekilde yaşamaya devam eder. Sevdalı gencin bu hali, zamanla bir halk oyununa dönüşmüştür. Bir çeşit tiyatral gösteri gibi oynanan Gule oyunu, sevdalı gencin içine girdiği aşk çıkmazını anlatır. Bu durumu sembolize etmek için de oyun, iki adım ileri, bir adım geri şeklinde oynanmaktadır
Viran olmuş bizim köyler
Yalnız kalmış menekşeler
Kurban olsun sana enver
Çok özledim Dersim seni
Munzurun soğuk suları
Serin olur yaylaları
Issız olur geceleri
Çok özledim Dersim seni
Buralarda yaşanmıyor
Kimse beni anlamıyor
Dersime hiç benzemiyor
Çok özledim Dersim seni