Halk oyunları kapsamındaki ilk kurumsal çalışmalar, 1967 yılında Türk Folklor Oyunlarını Yaşatma ve Yayma Tesisi tarafından gönderilen yazıda Kahramanmaraş’ın Adana’da düzenlenecek olan bölgesel folklor yarışmasına katılımının istenmesiyle başlamıştır. Yarışmaya katılabilmek amacı ile Folklor Komitesi kurulmuş ve komite tarafından köylere gidilerek halk oyunları çalışmaları gerçekleştirilmiştir. İl genelinde yapılan çalışmalardan sonra her ilçe kendi halk oyunları ekibini meydana getirmiş, Merkez ilçe halk oyunları ekibi de Halk Eğitim bütçesiyle kurulmuştur. Merkez ilçe halk oyunları ekibinin kıyafetleri derin bir çalışmadan sonra tespit edilmiş ve taklit edilmemesi, zamanla değişmemesi amacıyla Türk Folklor Oyunlarını Yaşatma ve Yayma Tesisi'ne tescil ettirilmiştir.
Kurulan halk oyunları ekibi ilk gösterisini 1968 yılında Kahramanmaraş'ta yapmış olup daha sonra Adana’da bölgesel folklor şenliklerine katılmıştır. 1969 Haziran ayında Yapı ve Kredi Bankası’nın İstanbul Açık Hava Tiyatrosu'nda tertiplediği yarışmaya katılmıştır. Sonraki dönemlerde de yapılan çalışmalarla, pek çok yarışma, festival v.b. etkinliklerde halk oyunları ekipleri tarafından Kahramanmaraş temsil edilmiş olup, bu ekiplerden olan Halk Eğitim Merkezi Halk Oyunları ekibi de 2000, 2001, 2002, 2004 yıllarında MEB Türkiye Kupası finallerine katılmıştır. (Pehlivan, 2010)
Halk eğitim merkezleri, gençlik merkezleri, belediyeler, halk oyunları dernekleri ve diğer kurum ve kuruluşlar tarafından kurulan halk oyunları ekiplerinin, halk oyunlarının korunmasında ve yaşatılmasında katkısı büyüktür. Kahramanmaraş’ta halk oyunları, bir folklorik değer olarak yörelerde yaşamasının yanı sıra ülke çapında düzenlenen yarışmalar v.b. etkinliklerde sahne sanatı gibi de icra edilmeye devam edilmektedir. Halk oyunları ekipleri resmi bayramlarda, kutlamalarda, kurtuluş günlerinde, şenliklerde, festivallerde, karşılamalarda, uğurlamalarda halk oyunlarını yöresel giyimle birlikte icra ederek ilin tanıtımına katkı sağlamaktadır. Yörede halk müziğinin icrasında kullanılan geleneksel çalgılar davul, orta zurna, kaval (dilli, dilsiz), kemane, bağlama, bendir (kultuk davulu, def), ve meydir. Davul ve zurna ise halk oyunlarında genel olarak kullanılan enstrümanlardır. Kadın oyunlarında bağlama ve def de kullanılmaktadır. (Pehlivan, 2010) Oyunlarda tempo ve ritim davulla sağlanırken zurna ile de ezgi bütünlüğü korunarak tam bir ahenk elde edilmektedir.
İl sınırları içerisinde oynanan; Gaba, Maraş Halayı, Üç Ayak, Bertiz, Cenderme, Hadedi, Koyser(Koysarı), Dokuzlu, Çoban, Ceren, Köçeli, Pekmez, Ağırlama, Fatmalı, Marmara, Engo, Çamurdöken, Lorpaşa, Bağdalı, Kına, Hoş Bilezik, Topal Kız, Sallama,Lorke, Veled, Kelek, Sado, Halebi, Solak, Temürağa, Demircioğlu, Telefon, Düz, Abalı, Nare, Yağlı Kenarı, Dallı Basma, Şirvani, Sin Sin, Sarhoş, Sincari, Berdi, Hoşgörü, Dönmeler, Güzeller, Göksun İlerlemesi, Şiro, Horzeli, Cafer, Lorpaşa, Diz Kırma, Yiğitleme, Öte Yüz Üçayağı, Demirci, Şirvani, Binboğa Karşılaması, Serçe, Nalça Parlatan, Bessoy, Kartal, Engo, Kırıkhan, Aseive, Ağır Düz (Aşay), Araban Solağı, Sinem Lili, Sivaslı, Çifte Arabi, Hoş Bilezik, Kelo (Üç Topuk), Kurt Oyunu, Raksbüke, Üçürdüm, Keçikey, olmak üzere yetmiş civarında oyun ismi tespit edilmiştir.
Gaba, Cenderme ve Köçeli sadece erkekler tarafından; Duvak (kına) sadece kadınlar tarafından oynanan oyunlardır. Yaylanma, yürüme, zıplama, tek topuk, üç topuk, çift topuk, üç topuk, dört topuk, çökme, diz kırma, sürükleme, topuk burun vurma, beşli vuruşlar halk oyunlarında kullanılan figürlerdir.
Oyunların geleneksel olarak oynanış formu düz çizgi, yarım daire, yarım daire dönmeler ve daire şeklindedir.
Kaynak: (Pehlivan, 2010 Kaynak: ÇALIŞ, H. (2014). Halk Oyunları ve Geleneksel Giyim. Akdeniz'in Altın Kenti Kahramanmaraş. Kahramanmaraş İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Yayını, 325-326. Pehlivan, M. (2010), Kahramanmaraş Yöresi Halk Oyunları Derlemesi (Resmi Rapor-Yayınlanmadı), Suzan ve Abdulhakim Bilgili Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü, Kahramanmaraş.
Aman Güzel Yavaş Yürü
Nezahat Bayram - Cano Cano Can olarak söylenmiştir.Derdiçok ve Şiirleri, A. S. Emirmahmudoğlu, A. O. Özavşar, M. A. Küçükpınar, Maraş, 1946, s. 157-158.Barış Manço bu türkünün müziğini yorumlayarak Dağlar Dağlar olarak söylemiştir.
Aman güzel yavaş yürü
Yollar incinir incinir
Güzelim diye nazlanma
Eller incinir incinir
Cano Cano Cano Can
Nazlım bana azgın bakma
Beni ateşine yakma
Yeter burcu burcu kokma
Güller incinir incinir
Cano Cano Cano Can
Güzel olan yıkmaz hatır
Kesme selamını yetir
Berk sallanma acık otur
Kollar incinir incinir
Aman güzel yavaş yürü
Yollar incinir incinir
Güzelim diye nazlanma
Eller incinir incinir
Cano Cano Cano Can
Geçme aşıklar peşinden
Güzel ayrılmaz eşinden
Ağlatma didem yaşından
Seller incinir incinir
Aman güzel yavaş yürü
Yollar incinir incinir
Güzelim diye nazlanma
Eller incinir incinir
Cano Cano Cano Can
Nazlım bana azgın bakma
Beni ateşine yakma
Yeter burcu burcu kokma
Güller incinir incinir
Cano Cano Cano Can
Farklı Versiyon
Aman güzel yavaş yürü
Yollar incinir incinir
Güzelim diye nazlanma
Eller incinir incinir
Güzel olan yıkmaz hatır
Kesme selamını yetir
Berk sallanma acık otur
Kollar incinir incinir
Geçme aşıklar peşinden
Güzel ayrılmaz eşinden
Ağlatma didem yaşından
Seller incinir incinir
Nazlım bana azgın bakma
Beni ateşine yakma
Yeter burcu burcu kokma
Güller incinir incinir
Canım kurban ala göze
Verme Derdiçok'a ceza
Ne desem yakışır size
Diller incinir incinir
Kahramanmaraş/Elbistan Türküleri
Anam Beni Haslarınan Hasladı
Anam Beni Haslarınan Hasladı
Salarım Gülsuyu İle Isladı
Anam Beni Gurbet İçin Besledi
Gel Güle Güle Ayrılalım Anamdan
Yukarıdan İvil İvil Göç Gelir
Aşağıdan Kınacılar Geç Gelir
Kız Anadan Ayrılması Güç Gelir
Gel Güle Güle Ayrılalım Anamdan
Bizim Elin Harmanları Savrulur
Savrulur Da Sağ Yanına Devrilir
Anadan Ayrılan Başı Çevrilir
Gel Güle Güle Ayrılalım Anamdan
Kahramanmaraş/Elbistan Türküleri
Havada kar sesi var
Havada da kar sesi var
Başında mor fesi var
Açın bakın şu gonağı
İçinde de yar sesi var
(Lele çoban garip oğlan)
Mor pusuyu boyamadım
Ben çobana doyamadım
Hep kuşlar da yuva yapmış
Serçe kadar olamadım
(Lele çoban garip oğlan)
Kahramanmaraş/Elbistan Türküleri
Çamdan Sakız Akıyor
Çamdan Sakız Akıyor
Kız Nişanlın Bakıyor (Oy Zalım Nenni Nenni)
Koynundaki Memeler
Turunç Olmuş Kokuyor (Oy Zalım Nenni Nenni)
O Yana Da Dönder Sar Beni
Bu Yana Da Dönder Sar Beni
Sağ Yanımda Yarem Var
Sol Yana Dönder Beni
Dama Bulgur Sererler
Çıkma Boyun Görürler (Oy Zalım Nenni Nenni)
Saçın İbrişim Teli
Hançere Bağ Örerler (Oy Zalım Nenni Nenni)
O Yana Da Dönder Sar Beni
Bu Yana Da Dönder Sar Beni
Sağ Yanımda Yarem Var
Sol Yana Dönder Beni
Kahramanmaraş/Elbistan Türküleri
Alçakta Yüksekte Yatan Erenler
Alçakta Yüksekte Yatan Erenler
Yetisin İmdada Aldı Dert Beni
Başımı Alıp Hangi Yere Gideyim
Gittiğim Yerlerde Buldu Dert Beni
Oturup Benimle İbadet Kıldı
Yalan Söyledi De Yüzüme Güldü
Yalın Kılıç Olup Üstüme Geldi
Çaldı Bölük Bölük Böldü Dert Beni
Üstümüzden Gelen Boran Kış Gibi
Yavru Şahin Pençesinde Kus Gibi
Seher Çağı Bir Korkulu Düş Gibi
Çağırta Çağırta Aldı Dert Beni
Abdal Pîr Sultan'ım Gönlüm Hastadır
Kimseye Diyemem Gönlüm Yastadır
Bilmem Deli Oldu Bilmem Ustadır
Şöyle Bir Sevdaya Çaldı Dert Beni
Bin Derdim Vardı Bin Dahi Oldu
Bin Derdim Vardı Bin Dahi Oldu
Derdimin Dermanı Aman Ha Aman
Gülistan Benzimin Gülleri Soldu
Gonca-İ Handanım Amman Ha Amman
Halimde Galmadı Aram-U Garar
Gün Be Gün Erişir Ömrüme Zarar
Medet Ey Efendim Sen Verme Melal
Gönlümün Dermanı Aman Ha Aman
Yaktı Derinumu Bir Per-İ Peyker
Nar-I Hasret Odu Bu Cana Eser
Derd-İ Hasretinle Ölürsem Eğer
Canımın Cananı Amman Ha Amman
Bana Cevredersen Ey Kaşı Kare
Yüreğimde Açtın Sağolmaz Yare
Yüzbin Tabib Olsa Bulunmaz Çare
Yaramın Lokmanı Amman Ha Amman
Gamze-İ Zülüfün Çeşmim Yaş Eyler
Cismin Bir İşaret Eyler Kaşeyler
Cahil Sır Saklamaz Seni Faş Eyler
Kaşları Kemanım Amman Ha Amman
Fevzi Çeşmim Yaşı Dur Etti Yetiş
Ganlıyım Felekten Yedim Hazar Muşt
Bir Daha Göreydim Durma Gel Yetiş
Çıkmada Bu Canım Amman Ha Amman
Gökte uçan huma kuşu
Gökte uçan huma kuşu
Ne bilir dalın kıymatın
Gargayı kondurman dala
Ne bilir gülün kıymatın
Çift sürüp ekin ekmeyen
Meydana sofra dökmeyen
Arının kahrın çekmeyen
Ne bilir balın kıymatın
Mencilisten söz atanlar
Gerçeğe yalan katarlar
Sonra beyliğe yetenler
Ne bilir elin kıvmatın
Güzel Ne Güzel Olmuşsun
Güzel Ne Güzel Olmuşsun,
Görülmeyi Görülmeyi,
Siyah Zülfün Halkalanmış...Aman Aman
Örülmeyi Örülmeyi.
Mendilim Yuğdum Arıttım,
Gülün Dalında Kuruttum,
Adin Ne İdi Unuttum...Aman Aman
Sorulmayı Sorulmayı..
Seğirttim Ardından Yettim,
Eğildim Yüzünden Öptüm,
Adın Bilirdim Unuttum...Aman Aman
Çağırmayı Çağırmayı.
Benim Yarim Bana Küsmüş,
Zülfünü Gerdana Dökmüş,
Muhabbeti Benden Kesmiş...Aman Aman
Sevilmeyi Sevilmeyi.
Çağır Karacaoğlan Çağır,
Taş Düştüğü Yerde Ağır,
Yiğit Sevdiğinden Soğur...Aman Aman
Sarılmayı Sarılmayı.
Harabat Ehliyiz Mestaneyiz Biz
Harabat Ehliyiz Mestaneyiz Biz
Alemin Nadanı Biganeyiz Biz
Vahdet Şarabından İçmek İstersen
Bizden İç Şarabı Meyhaneyiz Biz
Ali Dost Veli Dost Da Deli Dost
Serimizden Esen Sevda Yelidir
Bizi Harap Eden Aşkın Selidir
Muhabbet Kevserdir Saki Ali'dir
Ol Saki Elinden Mestaneyiz Biz
Ali Dost Veli Dost Da Deli Dost
Nihad Güller Açmış Dostun Bağında
Güneşler Yayılmış Her Çırağında
Muhabbet Bezminden Yar Otağında
Nazımız Çekilir Cananıyız Biz
Ali Dost Veli Dost Da Deli Dost
Kara Çadır Düzdedir
Kara Çadır Düzdedir (Amman Amman Emine'm)
Top Zülüfler Yüzdedir (Yavru Da Güzel Emine'm)
On İki Gelin Sevdim (Amman Amman Emine'm)
Gene Gönlüm Kızdadır (Yavru Da Güzel Emine'm)
İndim Dereye Durdum (Amman Amman Emine'm)
Bir Çift Güvercin Vurdum (Yavru Da Güzel Emine'm)
Bir Güzelin Uğruna (Amman Amman Emine'm)
On Beş Altın Bozdurdum (Yavru Da Güzel Emine'm)
Maraş'tan Bir Haber Geldi
Maraş'tan Bir Haber Geldi
Dediler Ki Merik Öldü (Oy Oy Oy)
Keşke Merik Ölmeseydi
Kesileydi Elim Kolum (Oy Oy Oy)
Oy Merik Merik Merik
Ben Kurbanım Sana Merik
Ben Hayranım Sana Merik
Doktor Yarayı Kesiyor
Gene Merik Kan Kusuyor
Dediler Ki Merik Öldü
Anası Kime Küsüyor
Oy Merik Merik Merik
Ben Kurbanım Sana Merik
Ben Hayranım Sana Merik
Şu Meriğin Acısına
Çarşaf Serin Gecesine
Keşke Merik Ölmeseydi
Sabır Onun Anasına
Oy Merik Merik Merik
Ben Kurbanım Sana Merik
Ben Hayranım Sana Merik