• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/groups/2433443823537106/?multi_permalinks=2451325328415622&notif_id=1574335095257990&notif_t=feedback_reaction_generic
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi76
Bugün Toplam128
Toplam Ziyaret100170
Takvim

 

                            

    • EKİN ZAMANI OKUL MÜZELERİ
    • Mimar Sinan İlkokulu

Türküleri- Halk Oyunları

Folklor

Elazığ Halk Oyunlarını, oyun bölgelerinden "Halay Bölgesi" içinde ele almak gerekir. Elazığ Halk Oyunları “Halay Bölgesi" içinde hareketlilik açısından diğer il ve bölgelere göre ağır ve estetiktir. Az miktarda, çok hareketli oyunlar da vardır. Oyun tempolarını incelediğimiz zaman bu özellik hemen göze çarpmaktadır. Oyunlar "Halay Bölgesindeki diğer oyunlara nazaran müzik ve oyun figürleri açısından ayrıcalık gösterir. Öyle sanıyoruz ki, bu ayrıcalık Elazığ Halk Müziğinin, daha ziyade Türk Sanat Müziğine yatkın olmasından ve müziğin klasik sazlarla icra edilmesinden ileri gelmektedir.

Müzikteki bu ayrıcalık, oyun müziklerinin zengin bölümlere sahip olmasında, oyunlarda ise zengin figürlere sahip olmasında gözlenmektedir. Ayrıca her yörede görülmeyen, her oyun formuna (figürüne, kalıbına) karşılık bir müzik formunun bulunması da kayda değer bir durumdur.

Elazığ Halk Oyunları, genel olarak "tatlı sert" bir karaktere sahiplerdir. Erkek oyunları biraz daha sert ancak estetik, kadın ve kız oyunları ise biraz daha yumuşak ve tatlıdır. Komşu vilayetimiz olan Diyarbakır’ın halayında görülen sertlik, Elazığ halayında mevcut değildir. Ondaki sertlik ve figür azlığına karşılık, diğerinde (Elazığ Halayında) tatlı sertlik ve figür zenginliği şeklindedir.

Altmışa yakın Elazığ oyunu vardır. Ancak, bugün yaşayan oyunların adedi yirmi - yirmi beş kadardır. Bu oyunların birkaç tanesini oynanış biçimi ve özellikleriyle birlikte anlatacağız.

Çayda Çıra Oyunu:

Bu oyun, Elazığ’ın Harput Bucağından derlenmiştir. Oyun "Mumlu Dans" namıyla dünyaca tanınmaktadır. ”Çayda Çıra” oyunu hakkında çeşitli efsaneler vardır. Ancak, bunlar dilden dile dolaşan çeşitli halk masallarına benzemekte ve diğer şehirlerimizde anlatılan efsanelerin bir varyantı ya da değişikliğe uğramış bir şekli olarak anlatılmaktadır.

Oyun, orijini itibariyle aydınlatma amacı güdülerek ortaya çıkmıştır. Araştırmamızda halk arasında söylenen çeşitli efsaneler tespit ettik. Bunlardan bir örnek: Efsaneye göre Hazar Gölü kenarında bir köyde birbirini seven iki genç, gizlice buluşmaktadırlar. Erkeğin buluşma yerine gidebilmesi için gölü yüzerek geçmesi gerekmektedir. Buluşma gece olduğundan, kız çıra (Dındik) yakarak gence yerini belli etmektedir. Genç ise, ışığa doğru yüzmekte ve böylece sevgililer buluşmaktadır.

Bu durumu sezen kızın babası, buluşmanın yapılacağı bir gün erkeğin yüzerek gölün ortalarına geldiği sıralarda çırayı söndürür ve genç sevgilinin gölde boğulmasına sebep olur. Bunu fark eden kız da kendini suya atar, o da kaybolur. Bunun üzerine bütün köylü toplanarak ellerindeki "Çıra" larla iki sevgiliyi aramaya başlarlar. Efsaneye göre, bu olay üzerine ağıtlar yakılmış, türküler söylenmiş ve çıra ile arama olayı oyunlaşarak günümüze kadar gelmiştir. (Benzer bir efsane de Van yöresindeki “AHTAMARA” efsanesidir.)

Altınova'da yapılan görkemli bir düğünde geleneksel bir biçimde çay kenarında kurulan düğün meydanında çıralar yakılmış, Somat'lar kurulmuş ve düğün bütün coşkusuyla devam etmektedir. Bu sırada ay tutulunca, evlenen gencin annesi olan Pembe HAN tabaklara çıralar, mumlar diktirip gençlerin ellerine vermiş ve önde kendisi olmak üzere yürüyerek düğün meydanına, görkemli bir biçimde girmişlerdir. Bu buluşun mükemmelliği karşısında aşka gelen "Zurnacı Başı”, ellerindeki tabaklarla ortalığı bir anda gündüze çeviren, bu kalabalığı karşılayarak, gelenlerin ayak hareketlerine uygun bir müzik çalar. Kendisine eşlik eden kırk davul kırk zurna ile ortalık inlemeye başlar, böylece "Çayda Çıra" oyununun melodisi ortaya çıkmış olur. Bu olay gelenek halini almış ve çayda çıra oyunu günümüze kadar oynanıla gelmiştir."

Eskiden kaç-göç olmadığı için, kız-erkek karma oynanan bu oyun, günümüzde karma oynandığı gibi, ayrı ayrı da oynanır. Oyunun 200-300 yıllık bir mazisi olduğu söylenir. Oyun Elazığ’ın her tarafında bilinir ve oynanır. Hatta, son zamanlarda Elazığ dışına da taşarak Malatya ve Diyarbakır'da da çeşitli şekillerde oynanmaya başlamıştır.

Tüm oyunlarda başta oynayana kolbaşı, sonda oynayana sonbaşı ya da poçik denir. Sadece halay oyununda "Halaybaşı" ve "Halaysonu" adları kullanılır. Oyunun aracı çift tabak ve içerisindeki üçer mumdan ibarettir. Oyun yürütülürken “Heey, Teey, Tey” diye nara atılır. Elazığ'ın yörelerinde delikanlıya "Gakkoş" adı verilir. Oyun düğünlerde, dini ve milli bayramlarda oynanır.

Avreş Oyunu :

"Berber Yaşar" adıyla da tanınan bu oyunun, Elazığ dışında herhangi bir yerde oynandığına rastlanmamıştır. Oyunun kaynağı Harput'tur. Eskiden asker sevki çok olan Elazığ ve Harput' ta, askeri hareketlerin taklidi ile ortaya çıkan bu oyun, Elazığ'ın her yerinde oynanır. Oyunun elli-altmış yıllık bir geçmişi olduğu söylenmektedir. Bugün davul ve klarnetle çalınan bu oyunun müziği eskiden zurna ile çalınır ve oynanırdı.(Bugün birçok dağ köyümüzde ve birçok Alevi köyümüzde hâlâ zurna çalınmaktadır.) Esasen Harput'a klarnet girmeden önce düğünlerin baş sazı zurna idi. Ancak Türkiye'ye girdiği anda Harput’ta da kullanımı başlayan klarnet zurnayı büyük ölçüde etkileyerek etkinliğinin azalmasına neden olmuştur.

Avreş oyununun türküsü, yoktur. Bu oyunun melodisi ile başka bir oyun oynanmadığı gibi, bu oyun başka bir melodi ile oynanmaz. Oyun müziği önce 6/8 lik usûlde ve ağır tempoda, sonra 4/4 lük usûlde ve hızlı tempoda oynanır. Makamı İbrahimiyye dir. Tek sıra dizilmek suretiyle oynanan bu oyun bazen de sağa sola dönmek suretiyle icra edilir. Oyunun öyküsü olmayıp, oyun figürünü teşkil eden hareketler, daha çok ayaklarda toplanmış, kısmen de başla yapılmaktadır. Vücudun tabiî hareketlerini ihtiva eden oyun figürleri ile, asker hareketleri taklit edilmektedir. Oyunda "ha-ha, hey-hey"diye nara atılır. Bu oyun daha ziyade asker uğurlâmalarında ve düğünlerde oynanır.

Halay Oyunu :

Harput Halayı da denilen bu oyunun varyantları, “Palu” varyantı, İngüzek’te “Karaçor" denen oyun, Ağın’da “Düz Halay”, Baskil'de Halay, Sivrice'de "Düz Haley” dir. Oyunun kaynağı Harput’tur ve 200-300 yıldan beri, gençler ve yaşlılar tarafından zevkle oynanmaktadır. Oyun müziği önce 2/4 lük ve "zazaki" denilen figürde 6/8 lik usûlde çalınır, makamı İbrahimiyye'dir. Oyun, avuç avuca kenetlenip tutunmak suretiyle tek dizi halinde oynanır.Oyunun figürleri ayaklarda toplanmıştır. Daha çok asker uğurlamalarında ve düğünlerde oynanmaktadır.

Bıçak Oyunu :

Oyun merkez ilçeye bağlı Hankendi (Hanköy) Bucağı'ndan derlenmiştir. Oyunun asıl kaynağı belli değildir. Bıçak oyunları Türkiye'nin hemen her bölgesinde değişik şekillerde görülmektedir. Erzurum'da “Hançer Bari”, Karadeniz Bölgesinde de bıçaklarla çeşitli horonlar oynanmaktadır. Davul ve klarnet eşliğinde oynanan bu oyun türküsü yoktur. Başka bir melodi ile oynanmadığı gibi, bu oyunun melodisi ile de başka bir oyun oynanmaz.

Oyun, 9/B lik usûlde ve "İbrahimiyye" makamındadır. İki erkek, bir kadın ya da kadın kılığında bir erkek olmak üzere üç kişi. ile oynanır. Bar özelliği de göstermektedir. Oyun el ve ayak hareketlerinden oluşur. Taklitli bir oyun değildir. Müzik aynı ölçüyü sürekli takip eder. Usûlde bir değişiklik olmaz. Mutaassıp yerlerde kızlar ve kadınlar düğün alanına giremezler; oyunu damdan veya uzak yerlerden seyrederler. Bu yüzden oyunun seyri değişir.

Oyun araçları, oyuncuların ellerinde bulunan ikişer bıçaktır. Oyuncular bunlarla figürler yaparlar. Bıçak aralarından geçer, göğüse doğru sallanır. Oyun düğünlerde oynanır, türküsü yoktur.

Kılıç Kalkan Oyunu :

Eski oyuncular tarafından oynandığı duyulmuş, fakat görülmemiştir. Oyun müziğinin notası olduğundan, müziği hakkında bilgi edinmek kolaydır. Kaynak kişilerden Tahsin AYIK kendisiyle görüştüğümüzde, bu oyun hakkında şunları söylemiştir: "Bu oyunu oynayanları gördüm. Bunlar yaşça bizden daha büyüklerdi. Kılıç ve kalkanları olmadığından ellerindeki sopaları kılıç, ayakkabılarını kalkan yaparlardı. Sahip çıkılmayan bu oyunumuz maalesef iptal oldu. "

Delilo Oyunu :

Harput'tan derlenen bu oyuna "Derilo", "Delilo" gibi adlar verilmektedir. Bu oyun halay bölgesinin hemen her yerinde, birbirine benzer özelliklerle oynanmaktadır. Asıl çıkış kaynağı konusunda bir yargıya varmak mümkün değildir.

Delilo oyununun 150-200 yıllık bir oyun olduğu söylenmektedir. Oyun, türkülü bir oyun olup, davul ve klarnet eşliğinde oynanır. Oyunun türküsü oyuncular tarafından söylenir. Bu oyun, başka bir oyun melodisi ile oynanmaz, bu oyun melodisi ile de başka bir oyun oynanmaz. 4/4 lük usülde müziği olan oyun, çevre illerdeki "Delilo" oyunlarından biraz daha ağırdır.

 

 

Ah nayim nayim

Ah nayim nayim nayim

Başı belalı nayim

Çıksam dağlar basına

Çağırsam nayim nayim

 

Başındaki puşudur

Diyarbekir işidir

Belinde tarabulus

O da çapkın işidir

 

Ah nayim nayim nayim

Başı belalı nayim

Çıksam dağlar basına

Çağırsam nayim nayim

Elazığ/Harput türküleri

Hafo’mun Evi Kaya Başında

Hafo'mun Evi Kaya Başında (A Leylim)

Oyalı Yazma Yandı Kaşında (Vay Beni Ben Ölem)

Şevki'nin Aklı Yoktur Başında (A Leylim)

Dağlar Daldadır Gözüm Yoldadır (Vay Beni Ben Ölem)

 

Hamamdan Çıkmış Elleri Kına (A Leylim)

Binmiş Paytona Çıkmış Seyrana (Vay Beni Ben Ölem)

Şevki Bu Derde De Nice Bir Yana (A Leylim)

Dağlar Daldadır Gözüm Yoldadır (Vay Beni Ben Ölem)

 

Hamamdan Çıkmış Gider Yoluna (A Leylim)

Şeveler Takmış Pambuk Koluna (Vay Beni Ben Ölem)

Mevlam Sabur Ver Şevki Kuluna (A Leylim)

Dağlar Daldadır Gözüm Yoldadır (Vay Beni Ben Ölem)

Elazığ/Harput türküleri

 

 

Mezire'den Çıktım Ağrıyor Başım

Mezire'den Çıktım Ağrıyor Başım

Harput'a Varmadan Serildi Naşım

İntikamım Alsın Bacı Kardaşım

 

Di Değme Değme De Yaram Derindir

Yaram İyi Olursa Mevla Kerimdir

 

(Zeyno'nun) Sara'nın Evleri Toptop'a Bakar

Katibi Vurmuşlar Al Kanlar Akar

Bir Mahle Katibin Yoluna Çıkar

 

Di Değme Değme De Nar Tanesiyem

Anamın Babamın Bir Tanesiyem

 

Atımı Bağladım Ben Bir Dikene

Tükettin Ömrümü Ömrün Tükene

Benden Selam Olsun Kefen Dikene

 

Di Vurma (Da) Vurma Ben Yaralıyam

Elalem Al Geymiş Ben Karalıyam

Elazığ/Harput türküleri

 

Yüksek Minarede Kandiller Yanar

Yüksek Minarede Kandiller Yanar

Kandilin Şavkına Bülbüller Konar

Herkes Sevdiğine Böyle Mi Yanar

 

Gül İle Bülbülün Har Davası Var

Ellerin Benim İle Canım Ne Kavgası Var

 

Yüksek Eyvanlarda Yatmış Uyumuş

Ela Gözlerini Uyku Bürümüş

Evvel Küçücekti Şimdi Büyümüş

 

Gül İle Bülbülün Har Davası Var

Ellerin Benim İle Canım Ne Kavgası Var

Elazığ/Harput türküleri

 

 

 

Ahçiği Yolladım Urum Eline (Ahçik)

Ahçiği Yolladım Urum Eline

Eser Bad-ı Saba Zülfün Teline

Gel Seni Götürsem İslam Eline

 

Serimi Sevdaya Salan O Ahçik

Aman O Ahçik Civan O Ahçik

 

Vardım Kiliseye Baktım Haçına

Gönlümü Bağladım Sırma Saçına

Gel Seni Götürem İslam İçine

 

Serimi Sevdaya Salan O Ahçik

Aman O Ahçik Civan O Ahçik

 

Vardım Kiliseye Hac Suda Döner

Ahçiği Kaybettim Yüreğim Yanar

Ben Dinen Dönersem El Beni Kınar

 

Serimi Sevdaya Salan O Ahçik

Aman O Ahçik Civan O Ahçik

 

 

 

Al Almayı Daldan Al

Al Almayı Daldan Al

Daldan Alma Benden Al

Duydum Gelin Olisin

Dur Ben Ölüm Ondan Al

 

Oy Habip Habip Habip

Var Mı Derdime Tabip

Yok Mu Derdime Tabip

 

Al Alma Dört Olaydı

Yiyene Dert Olaydı

Bu Elmanın Sahabı

Sözüne Merd Olaydı

 

Oy Habip Habip Habip

Var Mı Derdime Tabip

Yok Mu Derdime Tabip

 

Al Alma Kızıl Alma

Irafa Dizil Alma

O Yar Bize Gelende

Cebine Süzül Alma

 

Oy Habip Habip Habip

Var Mı Derdime Tabip

Yok Mu Derdime Tabip

Al yanaktan al yanaktan

 (Ah ağam) al yanaktan (güzelim) al yanaktan

(Ah) gül kokar (güzelim) al yanaktan

(Ah) dalda yaprak kalmadı

(Oğul) dilde takat kalmadı

(Ah) o yara yalvarmaktan

(Ah) gidin bendeb söyleyin o yara

Bende düştüm elden ayaktan

 

Aş yedim dilim yandı

Aş yedim dilim yandı

Döküldü kilim yandı

Ben kilimde değilem

Bahçada gülüm yandı


Aş yedim acı gibi

Yar dedim bacı gibi

Bahçanın katmer gülü

Başımın tacı gibi

Bebeğin beşiği çamdan -2

Bebeğin beşiği çamdan

Yuvarlandı düştü damdan

Ben bebeği çok severdim

Hem anamdan hem babamdan

Oy şirin oy narin oy bebek oy

Bebek beni hal eyledi

Esir etti mal eyledi

Bir kapıya kul eyledi

Aldı aklım deleyledi

Şirin oy narin oy bebek oy

Oy şirin oy narin oy bebek oy

Bir şuh-i sitemkar

Bir Şûh-i Sitemkâr Yine Saldı Beni Derde (aman aman) (2)

Koydu Nitekim Bâşımı Bin Türlü Kederde (aman aman) (2-)

Ağlar Gezerim Her Gece Her Vakti Seherde (aman aman) (2)


Sevdim Seveli Terk Edemem Hayr İle Şerde (aman aman)

Bir Misl-i Melek Zât-ı Peri Hüsn Ü Beşerde


Canlanıp yâdıma geldikçe o şen hatıralar

Seni ruhum, seni gönlüm, seni sinemde arar(gazel)


Gül Bülbüle Aşık Mı Nedir Zârını Bekler (aman aman) (2)

Pervane Dahi Yanmak İçin Nârını Bekler (aman aman) (2-)

Sevdalı Gönül Göz Yorarak Yarını Bekler (aman aman) (2)


Sevdim Seveli Terk Edemem Hayr İle Şerde (aman aman)

Bir Misl-i Melek Zât-ı Peri Hüsn Ü Beşerde

 

 

Bir Şûh-i Sitemkâr Yine Saldı Beni Derde

Bir Şûh-i Sitemkâr Yine Saldı Beni Derde

Koydu Nitekim Bâşımı Bin Türlü Kederde

Ağlar Dururum Her Gece Her Vakti Seherde

 

Sevdim Seveli Terk Edemem Hayr İle Şerde

Bir Misl-i Melek Zât-ı Peri Hüsn Ü Beşerde

 

bülbül güle aşık mı nedir zârını bekler

Pervane Dahi Yanmak İçin Nârını Bekler

Sevdalı Gönül Göz Yorarak Yarını Bekler

 

Sevdim Seveli Terk Edemem Hayr İle Şerde

Bir Misl-i Melek Zât-ı Peri Hüsn Ü Beşerde

Bu Dere Baştan Başa Ayvalı Bağ

Bu Dere Baştan Başa Ayvalı Bağ

Ayvalar Sararıyor Dön Geri Bak

Ellerin Yari De Bile Vah Bize Vah

 

Ne Yaman Öğretmişler Şu Bülbülü

Her Seher Gelir Derer Gonca Gülü

 

Bu Dere Baştan Başa Elmalı Bağ

Elmalar Kızarıyor Dön Geri Bak

Ellerin Yari De Bile Vah Bize Vah

 

Ne Yaman Öğretmişler Şu Bülbülü

Her Seher Gelir Derer Gonca Gülü

 

Bu Dere Baştan Başa Cevizli Bağ

Cevizler Şak Şak Eder Dön Geri Bak

Ellerin Yari De Bile Vah Bize Vah

 

Ne Yaman Öğretmişler Şu Bülbülü

Her Seher Gelir Derer Gonca Gülü

 

 

Bülbülüm Bağ Gezerim

Bülbülüm Bağ Gezerim

Aşığım Dağ Gezerim

Yüz Yerde Yüz Yarem Var

El Sanır Sağ Gezerim

 

Uy Uy Demeye Geldim

Yari Görmeye Geldim

Yavrum Yaran Nerende

Merhem Olmaya Geldim

 

Karanfilsin Barın Yok

Sen Güzelsin Yarın Yok

Ben Seni Çok Severim

Cahilsin Haberin Yok

 

Uy Uy Demeye Geldim

Yari Görmeye Geldim

Yavrum Yaran Nerende

Merhem Olmaya Geldim

 

Bülbülüm Kafesteyim

Aşıkım Hevesteyim

Hala Sağım Ölmedim

Ama Son Nefesteyim

 

Uy Uy Demeye Geldim

Yari Görmeye Geldim

Yavrum Yaran Nerende

Merhem Olmaya Geldim

 

Canım Kırat Gözüm Kırat

Canım Kırat Gözüm Kırat

Acep Bağlı Durur M'ola

Ismarlasam Şol Güzele

Yemin Suyun Verir M'ola

 

Gargıya Benzer Kulağı 

Yaradandandır Dileği

Abu Zemzemden Sulağı

Sarhoş Sarhoş Yörür M'ola

 

Köroğlu Der Cömert Gani

Alan Allah Verir Canı

Kıratınan Eyvaz Seni

Alan Allah Verir M'ola

 

Başı Pare Pare Dumanlı Dağlar 

Dilim Söyler Amma Gözüm Kan Ağlar 

Şol Güzel Yar İlen Sürdüğüm Demler 

Her Sabah Her Sabah Sen Eğle Beni

 

Başına Bağlamış Rengi Aldan 

Yarısı İbrişim Yarısı Telden

Eller Yaman Olur Korkarım Dilden 

Her Sabah Her Saban Eğle Beni

 

Başına Bağlamış Rengi Sarı

Gözleri Hışmeder Öldürme Barı 

Abdal Pir Sultan'ım Sevgili Varı

Her Sabah Her Sabah Sen Eğle Beni

 

 

Dağlar Dağımdır Benim-1

Dağlar Dağımdır Benim

Gam Ortağımdır Benim

Söyletme Çok Ağlarım

Yaman Çağımdır Benim

 

Oy Dağlar Dağlar Dağlar

Başı Dumanlı Dağlar

Göğsü Çimenli Dağlar

Yol Verin Yarim Gele

Dinsiz İmansız Dağlar

 

Dağları Dağlasınlar

Goy Beni Ağlasınlar

O Yarin Çevresiyle

Yaremi Bağlasınlar

 

Oy Dağlar Dağlar Dağlar

Başı Dumanlı Dağlar

Göğsü Çimenli Dağlar

Ben Derdimi Söylesem

Gün Durur Bulut Ağlar

 

Duman Almış Mezarımın Üstünü

Duman Almış Mezarımın Üstünü

Kömür Gözlüm Bilmem Bana Küstü Mü

Ahbaplarım Benden Ümit Kesti Mi

Konma Bülbül Konma Daldan Ayrıyım

Sade Daldan Değil Yardan Ayrıyım

Atımı Bağladım Ben Bir Adaya

Karşı Durdum Yara Gelen Gadaya

Yeminliyim Yarsiz Girmem Odaya

Konma Bülbül Konma Daldan Ayrıyım

Sade Daldan Değil Yardan Ayrıyım

Yeşil Olur Flstanının Şeridi

Yüreğimde Yağ Kalmadı Eridi

Nesibe'm De Bu Yerlerde Bir İdi

Konma Bülbül Konma Daldan Ayrıyım

Sade Daldan Değil Yardan Ayrıyım

 

Evleri Görünüyor

Evleri görünüyor (na na nay, na na nay, na na nay, na na nay)

Gönüldür yeriniyor (vay beni) (2)

Çekilecek dert değil (na na nay, na na nay, na na nay, na na nay)

Mevlam sabır veriyor (vay beni) (2)


Arpa ektim bitirdim (na na nay, na na nay, na na nay, na na nay)

Yara harman yetirdim (vay beni) (2)

Dediler yar yad olmuş (na na nay, na na nay, na na nay, na na nay)

Ben aklımı yitirdim (vay beni) (2)


Ekin ektim düzlere (na na nay, na na nay, na na nay, na na nay)

Diken oldu gözlere (vay beni) (2)

İşte ben gidiyorum (na na nay, na na nay, na na nay, na na nay)

Harput kalsın sizlere (vay beni) (2)

Hüseynik'ten Çıktım Şeher Yoluna

Hüseynik'ten Çıktım Şeher Yoluna

Can Ağrısı Tesir Etti Koluma

Yaradanım Merhamet Et Kuluna

 

Yazık Oldu Yazık Şu Genç Ömrüme

Bilmem Şu Feleğin Bana Cevri Ne

 

Telgırafın Direkleri Sayılmaz

Ati Hanım Baygın Düşmüş Ayılmaz

Böyle Canlar Teneşire Konulmaz

 

Yazık Oldu Yazık Şu Genç Ömrüme

Bilmem Şu Feleğin Bana Kastı Ne

 

Lütfü Gelsin Telgırafın Başına

Bir Tel Versin Musul'da Kardaşıma

Bu Gençlikte Neler Geldi Başıma

 

Yazık Oldu Yazık Şu Genç Ömrüme

Bilmem Şu Feleğin Bana Kastı Ne

 

 

 

Iğiki'nin Dört Etrafı Bahçalar

Iğiki'nin dört etrafı bahçalar

Yar oturmuş pencerede def çalar

Bohçalar havar yarim bohçalar

Hovardalar kendi kendin parçalar

 

Hey ağalar ben vuruldum yürekten

Benim içün tabip gelsin Hüvek'ten

 

Iğıkı'nın dört etrafı Meteris

Meteristen çüfte gurşun atarız

Üç gardaşız bir aleme yeteriz

 

Hey Ağalar ben vuruldum yürekten

Benim içün tabip gelsin Hüvek'ten

Kalede Kavun Yerler

Kalede kavun yerler

Yar sarı kavun dilimi

Oğlan tutma elimi

Sen bükersin belimi

Gönder gele sevdiğimi gülümü


Ben de gitsem ne derler

Yar sarı kavun dilimi

Oğlan tutma elimi

Sen bükersin belimi

Gönder gele sevdiğimi gülümü


Otursam bile yesem

Yar sarı kavun dilimi

Oğlan tutma elimi

Sen bükersin belimi

Gönder gele sevdiğimi gülümü


Şu şunu sevdi derler

Yar sarı kavun dilimi

Oğlan tutma elimi

Sen bükersin belimi

Gönder gele sevdiğimi gülümü

 

Kar mı Yağmış Şu Harput'un Başına

(Bir Yar Sevdim Ermeni)

Onur Gügercinoğlu Kar mı Yağmış Şu Harput'un Başına (Bir Yar Sevdim Ermeni) adıyla seslendirmiştir. Kar Mı Yağmış Şu Harputun Başına adlı türkünün varyantıdır. İstanbul'da Bir Kız Sevdim Ermeni olan bir varyantı daha vardır.

Kar mı yağmış şu Harput'un başına
Kar mı yağmış şu Harput'un başına
Kurban olam toprağına taşına taşına taşına aman
Kurban olam toprağına taşına taşına taşına aman

Henüz girmiş onüç ondört yaşına
Henüz girmiş onüç ondört yaşına
Küçükten bir yar sevdim Ermeni Ermeni Ermeni aman
Ermeni’ye nasıl gönül vermeli vermeli vermeli aman
Ermeni’ye nasıl gönül vermeli vermeli vermeli aman

Virane bağlarda öter yarasa
Virane bağlarda öter yarasa
Benim sevdiğimin adı Marisa Marisa Marisa aman
Benim sevdiğimin adı Marisa Marisa Marisa aman

Yetiş imdadıma Hazreti İsa
Yetiş imdadıma Hazreti İsa
Küçükten bir yar sevdim Ermeni Ermeni Ermeni aman
Ermeni’ye nasıl gönül vermeli vermeli vermeli aman
Ermeni’ye nasıl gönül vermeli vermeli vermeli aman

Kar Mı Yağmış Şu Harputun Başına

Kar Mı Yağmış Şu Harputun Başına

Kurban Olam Toprağına Taşına

Henüz Girmiş On Üç On Dört Yaşına

Küçücükten Bir Yar Sevdim Yar Nenni

 

Bir Of Çeksem Karşıki Dağlar Yıkılır,

Bugün Posta Günü Canım Sıkılır

Ellerin Mektubu Gelmiş Okunur,

Benim Yüreğime Hançer Sokulur

 

Bir Ah Çeksem Karşıki Dağlar Ünüler

Ah Ettikçe Eski Derdim Yeniler

Ben Ölürsem Mezar Taşım İniler

Bu Dert Beni İflah Etmez Öldürür

 

Kevengin Yollarında

Kevengin Yollarında

Çimeydim Göllerinde (He Anam He)

İlik Düğme Olaydım

O Yarin Kollarında (He Anam He)

O Yandan Yandan Yandan

Severim Seni Candan (He Anam He)

Üç Gün Oldu Severim

Ne Tez Usandın Benden (He Anam He)

Dama Vurdum Çatmayı

Seslen Gelsin Fatmayı (He Anam He)

Fatma Nerden Öğrenmiş

Çarşaftan Kol Atmayı (He Anam He)

O Yandan Yandan Yandan

Severim Seni Candan (He Anam He)

Üç Gün Oldu Severim

Ne Tez Usandın Benden (He Anam He)

Keveng'in Yazıları

Meliyor Kuzuları (He Anam He)

Ben Buraya Gelmezdim

Alnımın Yazıları (He Anam He)

O Yandan Yandan Yandan

Severim Seni Candan (He Anam He)

Üç Gün Oldu Severim

Ne Tez Usandın Benden (He Anam He)

 

Pencereden bir taş geldi

Pencereden bir taş geldi

Ben zannettim mamoş geldi

Uyan mamoş uyan uyan

Başımıza ne iş geldi

Eyvah mamoş eyvah eyvah

Tabib getir yarama bak

 

Evlerinin önü kavak

Mamoş gezer kara kalpak

Körolası zalim felek

Koymadı ki murad alak

Di kalk mamoş di kalk di kalk

Başımıza yığıldı halk

 

 

Kövengin ellerinde

Kövengin ellerinde (2)

Çimeydim göllerinde (he anom he) (2)

İlik düyme olaydım (2)

O yarin köyneğinde (he anom he) (2)


Kövengin yazıları (2)

Otluyor kuzuları (he anom he) (2)

Ben buraya gelmezdim (2)

Alnımın yazıları (he anom he) (2)


Köveng yolu bumudur (2)

Desti dolu sumudur (he anom he) (2)

Gittin ki tez gelesen (2)

Tez geldiğin bumudur (he anom he) (2)

Ahmet atan binsene (2)

Siyah palton giysene (he anom he) (2)

Hayriye senden küsmüş (2)

Git göynünü alsana (he anom he) (2)

 

Meteristen İneydim

Meteris'ten ineydim

Güllüm güle gideydim

Eğer güllüm ağlarsa

Göz yaşını sileydim

Anam gözlerin olam

Şirin sözlerin olam

Oy milli saramadım

Ben murat alamadım

Cemi kuş yuva yaptı

Kuş kadar olamadım

Aman gözlerin olam

Şirin sözlerin olam

 

 

Mendilim İşle Yolla

Mendilim İşle Yolla

İşle Gümüsle Yolla

Diyar Yar Haldan Bilmez Diyar Yar

Söz Anlamaz Ne Çare

İçine Beş Elma Koy

Birini Dişle Yolla

Diyar Yar Halden Bilmez Diyar Yar

Geçti Ömrüm Ne Çare

 

Mendilim İri Dallı

Ucunda Lira Bağlı Diyar Yar

Haldan Bilmez Diyar Yar

Söz Anlamaz Ne Çare

Her Kime Gönül Versem

Yar Başım Sana Bağlı Diyar Yar

Haldan Bilmez Diyar Yar

Geçti Ömrüm Ne Çare

 

Kara Taş Boyanır Mı

Öpsem Yar Uyar Mı

Diyar Yar Halden Bilmez Diyar Yar

Söz Anlamaz Ne Fayda

Sen Orada Ben Burada

Buna Can Dayanır Mı

Diyar Yar Halden Bilmez Diyar Yar

Söz Anlamaz Ne Çare

Meşelidir Bizim Dağlar

Meşelidir (aman) bizim dağlar meşeli (vay vay)

Kaç gün oldu (aman) yar sevdaya düşeli (vay vay)

Kalk gidelim (aman) bizim oda döşeli (vay vay)


Aman Feridem aman, kibar şafikam aman

Bin faytona kaçalım vay vay

Eller duymadan aman kanlı çayı geçelim vay vay


Sen gidersen (aman) benim halim nic'olur (vay vay)

Altın yüzük (aman) parmağımda tunc'olur (vay vay)

Sevip sevip (aman) ayrılması güc'olur (vay vay)


Aman Feridem aman, kibar şafikam aman

Bin faytona kaçalım vay vay

Eller duymadan aman kanlı çayı geçelim vay vay

 

Ne Feryad Edersin Divane Bülbül

El ele ver gidek puruthanaya adlı türkü ile benzer müziğe sahiptir.

 

Ne Feryad Edersin Divane Bülbül

Senin Bu Feryaden (Anam) Gülşene Kalsın

Bu Dünyada Eremezsen Murada

Huzuru Mahşere (Anam) Divana Kalsın

 

Nesin Methedeyim Bir Kaşı Kare

Şu Sineme Açtı (Anam) Onulmaz Yare

Dünya Tabip Olsa Derdime Çare

Derdimin Dermanı (Anam) Lokmana Kalsın

 

Bir Can İçin Geçti Canım Serinde

Vücudum Kül Oldu (Anam) Aşkın Narından

Emrah Buse İster Nazlı Yarinden

Bu Bayram Olmazsa (Anam) Kurbana Kalsın

Oy Akşamlar Akşamlar

Oy Akşamlar Akşamlar

Yine M'oldu Akşamlar

Evli Evine Gider (Bağlar Gazeli)

Garib Nerde Akşamlar (Avşar Güzeli)

Al Beni Beni Sar Beni Beni

yar Değil Misin

Beni Sevdaya Salan

Sen Değil Misin

Al Beni Beni Sar Beni Beni

Adam Yemenim

Söylediğin Sözleri (Yar)

Kimseye Demenim

(Ellere Demenim)

Sevip Aldattı Beni

Güldü Ağlattı Beni

Gittim Kölesi Olam (Bağlar Gazeli)

Bir Pula Sattı Beni (Avşar Güzeli)

Al Beni Beni Sar Beni Beni

Var Değil Misin

Beni Sevdaya Salan

Sen Değil Misin

Al Beni Beni Sar Beni Beni

Adam Yemenim

Söylediğin Sözleri (Yar)

Kimseye Demenim

(Ellere Demenim)

 

 

Samancılar Saman Çeker

Samancılar saman da çeker harmandan aman Eminem harmandan

Emine de hanım yeni çıkmış hamamdan aman Eminem hamamdan

Emine de hanım yeni çıkmış hamamdan aman Eminem hamamdan

Alıverin martinimi tavandan aman Emimem tavandan

Yazması oyalı kundurası boyalı yar benim aman Eminem yar benim

Uzunda geceler gel yanıma sar beni aman Eminem sar beni

İki keklik bir derede ötüyor aman Emimem ötüyor

Ötmede keklik benim derdim artıyor aman Emimem artıyor

Ötmede keklik benim derdim artıyor aman Emimem artıyor

Emine hanım konyak içmiş yatıyor aman Emimem yatıyor

Yamzası oyalı kundurası boyalı yar benim aman Eminem yar benim

Uzunda geceler gel yanıma sar beni aman Eminem sar beni

Saray Yolu

Saray yolu incedir (2)

Aman ne karanlık gecedir (Yavrum ne karalık gecedir)

Yastık kurbanın olam (2)

Aman yar yatışı nicedir (Yavrum yar yatışı nicedir)


Saray yolu düz gider (2)

Aman bir kınalı kız gider (Yavrum bir kınalı kız gider)

O kız yolu şaşırmış (2)

Aman inşallah bize gider (Yavrum inşallah bize gider)


Saray yolunda çırpız (2)

Aman sevdiğim gökte yıldız (Yavrum sevdiğim gökte yıldız)

Geçti güzel kervanı (2)

Aman azı gelin çoğu kız (Yavrum azı gelin çoğu kız)


Saray yolu bu mudur (2)

Aman testi dolu su mudur (Yavrum testi dolu su mudur)

Gittin ki tez gelesin (2)

Aman tez geldiğin bu mudur (Yavrum tez geldiğin bu mudur)

 

 

 

 

 

 

Saray Yolu İncedir

Saray Yolu İncedir

Aman Ne Karanlık Gecedir (Yavrum Ne Karanlık Ne Gecedir)

Yastık Kurbanın Olam

Aman Yar Yatışı Nicedir (Yavrum Yar Yatışı Nicedir)

 

Saray Yolu Düz Gider

Aman Bir Edalı Kız Gider (Yavrum Bir Kınalı Kız Gider)

O Kız Yolu Şaşırmış

Aman İnşallah Bize Gider (Yavrum İnşallah Bize Gider)

 

Saray Yolunda Çırpız

Aman Sevdiğim Gökte Yıldız (Yavrum Sevdiğim Gökte Yıldız)

Geçti Güzel Kervanı

Aman Azı Gelin Çoğu Kız (Yavrum Azı Gelin Çoğu Kız)

 

Saray Yolu Bu Mudur

Aman Testi Dolu Su Mudur (Yavrum Testi Dolu Su Mudur)

Gittin Ki Tez Gelesin

Aman Tez Geldiğin Bu Mudur (Yavrum Tez Geldiğin Bu Mudur)

Tevekte Üzüm Kara

Tevekte üzüm kara (yar yar yar yar)

Salkımı düzüm kara

Diley diley yangınam

Ben o yare vurgunam (yar yar yar yandım)


İsterim yanan gelem (yar yar yar yar)

Elim boş yüzüm kara

Diley diley yangınam

Ben o yare vurgunam (yar yar yar yandım)


Tevekte arı gördüm (yar yar yar yar)

Ben bugün yari gördüm

Diley diley yangınam

Ben o yare vurgunam (yar yar yar yandım)


Keşke görmez olaydım (yar yar yar yar)

Benzini sarı gördüm

Diley diley yangınam

Ben o yare vurgunam (yar yar yar yandım)

 

Vardım baktım demir kapı sürgülü

Vardım baktım demir kapı sürgülü

Siyah saçları sırmayıla örgülü

Benim yarim annesinden görgülü

 

Sende hançer bende yürek yaresi

Nedir allah bu derdimin çaresi

 

Derya kenarında bir sürü kazlar

Boynunu uzatmış deryayı gözler

Ela gözlüm nerde verdiğin sözler

 

Sende hançer bende yürek yaresi

Nedir allah bu derdimin çaresi

Yara Benden Yara Benden

 (Ah hele zalım yar)

Yara benden yara benden (vay anam vay)

(Ah hele)

Yalvarın yara benden (vay anam vay)

(Ah hele zalım yar)

Sinemde dağı hicran (vay anam vay)

(Ah ağam)

Sağalmaz yara benden (kafir yar)

Eyvah ey ey ah verana bağlarda baykuşlar öter balam ey ey

Yeşil Yaprak Arasında

Yeşil Yaprak Arasında Kırmızı Gül Goncesi

Nerelerde Mesken Tutmuş Gönlümün Eğlencesi

Gidin Deyin Nazlı Yare Ayrılık Son Gecesi

Gözüm Gördü Gönlüm Sevdi Yar Yoluna Fedayım

Vallahi Dost Billahi Dost Sana Kurban Can Daim

Yeşil Yaprak Arasında Kırmızı Gül Harı Var

Yanakları Alev Almış Sinesinde Narı Var

Varın Sorun El Aleme Kimin Böyle Yari Var

Gözüm Gördü Gönlüm Sevdi Yar Yoluna Fedayım

Vallahi Dost Billahi Dost Sana Kurban Can Daim

Yeşil Yaprak Arasında Bir Nar Aldım Yemeye

Meramım Nar Değil Gettim Nazlı Yari Görmeye

Yarıma Bir Çift Sözüm Var Utanırım Demeye

Gözüm Gördü Gönlüm Sevdi Yar Yoluna Fedayım

Vallahi Dost Billahi Dost Sana Kurban Can Daim

 

 

 

 

Yoğurt Koydum Dolaba

Yoğurt Koydum Dolaba Ellere Vay

Bugün Başım Kalaba Ellere Vay

Ellere Hanım Canım Ellere Vay

 

Giymiş Pembe Şalvarı Ellere Vay

Sallanır Saçakları Yerlere Vay

 

Kalaylı Tas Yoğurdu Ellere Vay

Seni Kimler Doğurdu Ellere Vay

Seni Doğuran Ana Ellere Vay

Bal İlen Mi Doğurdu Ellere Vay

 

Yoğurdun Üstü Kaymak Ellere Vay

Olur Mu Yare Doymak Ellere Vay

Yare Doydum Diyenin Ellere Vay

Caizdir Boynun Vurmak Ellere Va

Çayda Çıra Yanıyor
(Şirvan Makamı)

Çayda çıra yanıyor,

Humar göz uyanıyor.

Fitil çifte yara bir,

Yürek mi dayanıyor?

Çayda çıra yakarım,

Yar yoluna bakarım.

Bir yüz görümlüğüne,

Beşibirlik takarım.

Çayda çıra, yüz çıra,

Yanıyor sıra sıra.

Yarim keklik, ben, şahin,

Everim ardı sıra.

Çayda çıra yanıyor,

Ay tutulmuş sanıyor.

Yavaş yürü, usul bas,

Engeller uyanıyor.

Çayda çıralar yine,

Yandılar döne döne.

Bahtılı çıra seni,

Ayda yılda bir güne.

 

İstanbul'da Bir Kız Sevdim Ermeni

Yıldız Tezcan İstanbul'da Bir Kız Sevdim Ermeni adıyla seslendirmiştir. Kar Mı Yağmış Şu Harputun Başına adlı türkünün varyantıdır. Kar mı Yağmış Şu Harput'un Başına (Bir Yar Sevdim Ermeni) olan varyantı da vardır.

İstanbul'da bir kız sevdim Ermeni
İstanbul'da bir kız sevdim Ermeni
Ermenin kaşı gözü sürmeli sürmeli sürmeli aman
Ermenin kaşı gözü sürmeli sürmeli sürmeli aman

Ermeniye gidip gönül vermeli
Ermeniye gidip gönül vermeli
Acep bunu eve nasıl demeli demeli demeli aman
Acep bunu eve nasıl demeli demeli demeli aman

Hilal düşmüş Ermeni'nin kaşına
Hilal düşmüş Ermeni'nin kaşına
Yeni girmiş onüç ondört yaşına yaşına yaşına aman
Yeni girmiş daha onüç yaşına yaşına yaşına aman

Nasıl oldu bu iş geldi başıma
Nasıl oldu bu iş geldi başıma
Ne hal oldum bir baksa göz yaşıma yaşıma yaşıma aman
Ne hal oldum bir baksa göz yaşıma yaşıma yaşıma aman

Şu Fırat’ın Suyu Akar Serindir

Şu Fırat'ın Suyu Akar Serindir

Ölem Ölem Derdo Ölem Akar Serindir

Yarimi Götürdü (Anam) Kanlı Zalimdir

Ölem Ölem Kanlı Zalimdir

Daha Gün Görmemiş Taze Gelindir

Ölem Ölem Derdo Ölem Taze Gelindir

Söyletmeyin Beni Anam Yaram Derindir

Ölem Ölem Yaram Derindir Nasıl Gülem

 

Kömürhan Köprüsü Harput'a Bakar

Ölem Ölem Derdo Ölem Harput'a Bakar

Körolası Zalim Fırat Ocaklar Yıkar

Ölem Ölem Ocaklar Yıkar Nasıl Gülem

Ahbapların Gelmiş Ağıtlar Yakar

Ölem Ölem Derdo Ölem Ağıtlar Yakar

Söyletmeyin Beni Anam Yaram Derindir

Ölem Ölem Yaram Derindir Nasıl Gülem